NE YENİR?
Helsinki’de tabii yemek deyince akla hemen kuzey ülkesinde olduğunuz için balık gelmeli. Ülkede özellikle en uygun yemeği yiyeyeceğiniz yer tabii ki şehir merkezinde, “Market Square*.
Deniz kıyısında sahilde bulunan seyyar pazarda kurulan lokantalarda somon ızgara yemek. Bir porsiyon somon balık, yanında bol patates, sebze ızgaradan oluşan menü ortalama 10 Euro. Burada bizim hamsiye benzer yerel balıklar da ekmek için sandöviç olarak satılıyor.
İkinci alternatif ise, yeniden restore edilen 1889 yılında yapılan Vanha Kauppali yani eski balık pazarında bulunan yeme içme reyonlarında karnınızı doyurmak.
Burada bulunan çok büyük olmayan yiyecek dükkanlarında hemen her şey var. yani bunların içinde ayı ve geyik pateden, somon dilim ekmeklere, sandviçlere, organiz ürünlere kadar her şey yiyebilirsiniz.
Ancak bu dükkanların arasında yer alan birisi var ki, en çok dikkati ekiyor. Soppakeitto’da sadece çorba içiyorsunuz. Ama ne çorba. Deniz ürünlerinden oluşan, bölgeye özel mantarla çorbalar gerçekten doyurucu bir kaze içinde geliyor. Somonlu çorba ise buranın favorisi. Fiyatı ise 13 Euro. Yanında ise bedava ekmek ve su geliyor. Ekmek zeytinli ve cevizli. Sadece ekmek yeseniz bile karnınız doyar.
İkinci alternatif ise gerçekten alternatif. Eski hale girince sağ tarafta ekmek fırınından istediğiniz büyüklükte ekmek alıyorsunuz. Sonra da biraz ilerde birinci bölümün sonunda yer alan şarküteriden de ‘Geyik Pastırması’nı alıp satıcıya ekmeğe terayağ sürdürüp güzelce yiyorsunuz.
Ayı pate ve geyik pate... Sevenlere gelsin.
İlk başta tabii ki Türkiye gibi ülkelerde geyik eti yemek hele pastırmanın tadına bakmak garip gelebilir. Ama yiyince anlıyorsunuz ki, aslında biraz bizim geleneksel pastırmadan hiç bir farkı yok. Yani kimse size söylemezse rahatlıkla normal pastırma diye yersiniz. Lezzetli ve buralara kadar gelmişken tadına bakılmalı.
Ama ayı eti patenin tadına bakma fırsatı olmadı. Ona da bakmak lazım.
Somon balığıyla ekmek üstü lezzetler...
Tabii eğer biraz et düşkünüzseniz bu kez eski balık halinin sağ tarafında Helsinki’nin en iyi et lokantası olan Goodwin sizi bekliyor. Bir şubesi de Estonya’nın Talinn kentinde bulunan lokantanın,fiyatları tabii ki biraz yüksek ama yiyeceğiniz etlerin büyük bölümü Avustralya’dan geliyor ve en az 100 gün otlarla beslenen ineklerin en güzel yerlerin kesilen antrikotları, şatobriyanları, T Bone Steakleri yeme imkanınız var. Üç kişi iyi bir yemek ortalama 100 Euro. Ama gerçekten etin lezzeti ve kalitesi değer nitelikte…
Helsinki’de kendine özgü yemek bulmak pek mümkün değil. Ancak özellikle Michelin yıldızlı lokanlar yer alıyor. Bunların reklamını yapmak yasak ama bilenler zaten buraları eliyle koymuş gibi buluyor. 4 tane 1 yıldızlı restoran var. Bunlar arasında hemen limana bakan binaların altında yer alan Olo Restaurant denenebilir.
Buralarda yemek ise biraz pahalı denilebilir. Genelde içkili menüler 250 euro civarında. Sadece yemek ise 150 Euro.
Keyif sizin. Para sizin. Karar sizin.
$ehirde bütün uluslararası mutfakları bulmak mümkün. Ama Nepal başta olmak üzere Türkiye’ye yabancı bir çok ülkenin lokantası yer alıyor. Bunlar da denenebilir.
Ayrıca en büyük market olan Stocman için de gurme yiyecekler sizi bekliyor.
KAHVE DENİNCE AKAN SULAR DURUYOR.
Finlandalılar yılda kişi başına 12 kilo kahve tüketimiyle dünyada en çok kahve tüketen ülkelerin başında geliyor. 150 yıllık kahve kavurma teknikleri bulunuyor.Canınız eğer kahve çekerse Helsinki'de her köşe başında bulunan cafelerde oturup tadına bakabilirsiniz. Eğer bütçeniz kısıtlıysa 2,5 Euro'ya standart Amerikan kahve içebilirsiniz. Marketler içinde bile kahve bölümleri var. Ama kaliteli bir espresso canınız isterse o zaman 6 Euro'yu cepten çıkarmanız lazım. Tabii bu rakamı hemen Türk lirasına çevirmeyin. O zaman canınız bir damla bile kahve içmek istemeyecek. Unutmayın bir dilim cheesecake 6 Euro. Kahvesiyle birlikte 12 Euro'ya gelecek. Artık tatlı krizlerine seyahat süresince ara mı verirsiniz yoksa ben ne olursa olsun tadına bakacağım mı dersiniz size kalmış...Afiyet olsun.
KAPPELİ
Şehir merkezinde bulunan Esplanadi Park başında yer alan 1867 yılında kurulan bu şık mekan, kahve eşliğinde tatlı ya da pasta yemek için tercih edilen yerlerden biri. Ayrıca akşamları yemek ve içki de servis ediliyor. Her zaman dolu ve ürünleriyle lezzetli bir yer. Hemen önünde ise konser verilen alanda ücretsiz olarak düzenlenen yaz konserlerini izleyebiliyorsunuz.
FAZER PASTANESİ…
Helsinki şehir merkezinde bulunan bu pastade birbirinden lezzetli çikolataları ve tatlıları yeme şansınız var. Pastane zaten içeri adım attığınız andan itibaren size etkiliyor.
Öğle yemeklerinde çok güzel ve lezzetli çorbaları da var.Ayrıca sandöviçleri de lezzetli.
EKBERG PASTANESİ
Kuruluş tarihi 1852 yılına kadar uzanan bu pastane, ülkenin ilk ve en eski fırın ve pastanesi olarak biliniyor. Şehir merkezine yürüyüş mesafesinde olan pastanenin vitrine bile size içeri çekmeye yeter güzellikte ürünlerle dolu.
Market Meydanı'nda meyveler, sebzeler, hediyelik eşyalar yer alıyor. Günlük kurulan pazarda yok yok.